Sağlık

Kollajen Eksikliğine Ne Sebep Olur? Doğal Kolajen Kaynakları Nelerdir?

kollajen nedir? Vücuttaki eksikliği neden olur? Destek olarak kullanmak doğru mu? Kolej için hangi yiyecekleri sağlayabiliriz? İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Derya Fidan açıkladı.

Günümüzde tüketiciler sağlıklarını ve zevklerini korumak ve sorunlarına çözüm bulmak için ilaçlar yerine doğal ürünlere, fonksiyonel gıdalara ve besin takviyelerine yönelmektedirler. Fonksiyonel gıdalar, besleyici etkilerinin yanı sıra bir veya daha fazla etken maddeye bağlı olarak sağlığı koruyucu, düzeltici veya hastalık azaltıcı etkiye sahip gıdalar olarak tanımlanmaktadır. Günlük tükettiğimiz besin skalasına baktığımızda farkında olmadan birçok fonksiyonel besinle karşılaştığımızı görmek mümkündür.

Tamamlayıcı gıdalar bir veya daha fazla besin maddesidir; Vitaminler, mineraller, proteinler, bitkiler, botanikler, bitki kökenli elementler, amino asitler ve benzeri bileşenler ile bunların konsantreleri ve/veya ekstraktları ve belirlenen günlük alım dozları. Besinlerden almamız gereken günlük önlemleri tamamlayamadığımız zaman onları destek olarak almalı ve vücutta biyo-faydalarını sağlamalıyız. İşte tam da bu nedenle son zamanların tercihi olan kolajen hidrolizatlar çok konuşulmakta ve çokça tercih edilmektedir.

kollajen hidrolizat nedir? Her gün alınması gerekiyor mu?

Fonksiyonel bir bileşen olan kolajen hidrolizat, vücuttaki kolajen üretimini artırarak kemik ve cilt sağlığını düzenleyici besinlerde kullanılan bilinen bir bileşen haline gelmiştir. Kollajen dokulardaki matriks, hücrelerin ortasında yer alan, hücre ortasını dolduran ve onları destekleyen kompleks bir yapıdır. Ayrıca su ve mineral miktarını ve doku gerginliğini ayarlar. Kollajen, vücudumuzdaki proteinlerin yaklaşık yüzde 25’ini ve cildimizin yüzde 75’ini oluşturan değerli bir proteindir. En çok deri, tendonlar, iç organlar, kemik, kıkırdak ve bağ dokusunda bulunur ve vücut tarafından doğal olarak fibroblast hücreleri tarafından üretilir.

Vücutta kollajen kaybına ne sebep olur?

Yaşlanma, sigara ve alkol, vücuttaki oksijen eksikliği, beslenme yetersizlikleri, güneş ve diğer dış etkenler nedeniyle 20’li yaşların ortalarından itibaren vücutta kollajen sentezi azalır. Kollajen kaybı sonucunda cilt elastikiyetini, parlaklığını ve yumuşaklığını kaybeder, matlaşır, kırışır, kahverengi lekeler ve diğer renk değişiklikleri meydana gelir. Bunun sonucunda ciltte sarkmalar ve kırışıklıklar oluşur. Kollajen sentezinin azalması sonucu benzer durumdaki bağ dokusu ve kıkırdaklar için geçerlidir. Yaşlanma ve diğer nedenlerle kolajen sentezinin azalması ile bağ dokuları ve kıkırdaklar esnekliklerini kaybederler ve başta osteoporoz olmak üzere çeşitli hastalıklar ortaya çıkar. Değerli bir protein ve amino asit kaynağı olan kollajen sentezinin azalması, yaraların geç iyileşmesi, yorgunluk ve performans düşüklüğü gibi belirtilere neden olur.

Kolajen hidrolizatın insan sağlığına etkileri nelerdir?

Klinik çalışmalar sonucunda hidrolize kolajenin insan sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğu araştırmacılar tarafından kanıtlanmıştır. Klinik çalışmalar sonucunda kanıtlanmış olan kolajen hidrolizatın insan sağlığı üzerindeki etkileri göz önüne alındığında;

  • Yüksek protein içeriği sayesinde beslenme desteği
  • Saçları güçlendirme ve uzatma etkisi
  • antioksidan etki
  • Ciltte genç görünüm ve elastikiyet artırıcı etki
  • Cildin su tutma kapasitesini ayarlama etkisi
  • Cilt yumuşatma etkisi
  • Anti-inflamatuar etki
  • Eklem ağrılarını azaltıcı etki
  • Kemik erimesini önleyici etki

Klinik araştırmalara göre kollajen hidrolizatın olumlu etkilerinden faydalanmak için kollajen hidrolizatın düzenli ve günlük önerilen kullanımının eklem, kemik ve cilt sağlığı üzerinde faydalı etkileri olduğu ve kandaki hidroksipirol konsantrasyonunu artırmaya yönelik etkilerinden bu yana olumlu etkileri olduğu kanıtlanmıştır. deneysel verilerle belirlenen bu elementin günlük alım dozu 10 gram olarak önerilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda C vitamininin eser formülasyonlarda kullanıldığı görülmüştür. Eser formülasyonlarda C vitamini kullanılmasının nedeni, C vitamininin kollajen sentezini desteklemesidir.

Kolajen içeren doğal besinler nelerdir?

Vücudunuzun kolajen üretme yeteneğini desteklemek istiyorsanız diyet listenize ekleyeceğiniz kolajen içeren besinler ile doğal analizler üretebilirsiniz. Günlük tüketimde yer alması gereken besinler tamamlandığında harici kolajen hidrolizat olarak ek destek kullanımına gerek kalmayabilir.

 

  • Kemik Suyu: Kemik suyu, glisin, prolin ve arginin gibi değerli amino asitlerle tam bir kolajen kaynağıdır. Vücudunuzdaki azalan kolajeni yerine koymak için ara sıra diyetinize kemik suyu eklemek idealdir. Bununla birlikte, rutin kemik suyu tüketimi kan kolesterol düzeylerini artırabileceğinden, kardiyovasküler hastalığınız veya yüksek kolesterol ile ilgili herhangi bir hastalığınız varsa kemik suyu tüketiminden kaçınmanız çok değerlidir.
  • Kırmızı, Mor Meyve Kümesi: Ahududu, böğürtlen, yaban mersini, kızılcık, çilek, kiraz, siyah üzüm, elma, pancar, kırmızı kapya biber, domates gibi besinler içerdikleri güçlü antioksidanlar sayesinde kolajen üretimini uyarır. Güneşin zararlı ışınlarının cilt üzerindeki etkilerini azaltırlar. Sabah kahvaltınızda ya da günlük öğünlerinizde tercih edeceğiniz bu küme alternatifleri, güçlü bağışıklığın yanı sıra ışıldayan bir cilt sağlığına da katkı sağlayacaktır.
  • Koyu Yeşil Yapraklı Sebzeler: Beslenme listelerimin vazgeçilmezi; İçerdiği C vitamini sayesinde ıspanak, semizotu, tere, roka ve maydanoz vücut kolajen üretiminde en büyük destekçilerdir.
  • Avokado: Cildinizi serbest radikallerin neden olduğu hasarlardan koruyan ve cilt hücrelerini oksidasyondan koruyan mükemmel bir E vitamini ve omega-3 yağ asitleri kaynağıdır. Ayrıca kollajen üretimini arttırır ve cilt kanseri riskini azaltır. Kahvaltınızda yarım porsiyon avokado ile güne başlamaya hazır olun.
  • Soya Eserleri: Soya, doğal bir bitki hormonu olan genistein olarak bilinen bir bileşik içerir. Bu bileşik kollajen üretimini arttırır. Soyadaki antioksidanların varlığı da cilt bakımında değerli bir yere sahiptir. Antioksidanlar, hücre hasarının ana nedeni olabilen serbest radikallerin üretimini düzenleyerek cildi korur. Cildi sıkılaştırmak, antioksidanların bir başka değerli faydasıdır.
  • Süt ve Süt Ürünleri: Sütün besin değeri oldukça zengindir. Alfa hidroksi asit, B, A ve D vitaminleri, kalsiyum, selenyum, magnezyum, biotin, B12 vitamini ve B6 vitamini içerir. Süt kollajen üretimini arttırır. Cildin elastikiyetini arttırır ve serbest radikallerle savaşır. Lor peyniri, beyaz peynir ve inek sütü gibi ürünler yüksek oranda prolin ve lizin içerir. Bu amino asitler kollajen oluşumunu hızlandırır.
  • Sarımsak: Sarımsak ve soğan gibi kükürt içeren besinler vücutta kolajen üretimini artırır. Doğal bir antibiyotik kaynağı olmasının yanı sıra cilt için kollajen oluşumuna katkıda bulunurlar.

Son yıllarda popüler hale gelen kolajenin aşırı tüketimi; Aynı zamanda kandaki kolesterol seviyesini artırabileceği ve kalp hastalıklarının önlenmesi veya tedavisi üzerinde olumsuz etkisi olabileceği için günlük diyetinizde yüksek tüketimden kaçınmak gerekir.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu